Anasayfa
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • SAĞLIK
  • TAZİYE İLANLARI
  • SİYASET
  • İSLAM VE YAŞAM
  • ADIYAMAN
    SincikÇelikhanTutSamsatKahtaGölbaşıGergerBesni
  • SPOR MAGAZİN TEKNOLOJİ EĞİTİM ÖZEL HABER
  • Ara
SON DAKİKA:
12:55
Gençlerle Buluşan Başkan Kılınç önce gençlik dedi - Videolu Haber
12:40
SANKO Liseleri Bilim Fuarı düzenledi
12:35
GGC Başkanı İbrahim Ay: 19 Mayıs, gençlere duyulan güvenin sembolüdür
12:25
Başkan Kılınç'tan 'Gençlik Haftası' mesajı
12:25
Birbirinden ünlü yazarlar Adıyamanlılarla buluşuyor
12:20
8 ayrı suçtan aranan şüpheli tutuklandı
12:15
İyi parti il Başkanı Kenan DOĞAN'dan 19 Mayıs Bayramı Mesajı
12:15
Kıbrıs Gazisi Aziz Çelik toprağa verildi - Videolu Haber
12:15
CHP'den Kaftancıoğlu’na destek - Videolu Haber
11:45
Devrilen traktörde hayatını kaybeden İçli toprağa verildi - Videolu Haber
10:50
CHP'li Buluş'un '19 Mayıs Atatürk Anma, Gençlik ve Spor Bayramı' mesajı
10:30
SANKO Üniversitesi Hastanesi’nde Hemşirelik Haftası kutlandı
10:30
Aydın: Milletimiz, bölgesine ve dünyaya da tarihte eşi ender görülen bir örnek olmuştur
10:30
SANKO Üniversitesi Gençlik ve Spor Festivali’nde
10:25
Başkan Dağtekin’den '19 Mayıs' mesajı
10:10
CHP’li Tutdere Askerhan köyünde verdiği sözünü tuttu, konuyu meclise taşıdı - Videolu Haber
10:05
SANKO, Gaziantep ve bölgenin ilk ve tek IB PYP dünya okulu
07:20
Türk ve Suriyeli çocuklar yemek programında bir araya geldi
07:20
Vali Çuhadar'ın '19 Mayıs Atatürk Anma, Gençlik ve Spor Bayramı' mesajı
06:05
Konukoğlu: İşi bilmek tek başına yeterli olmuyor önemli olan iyi yönetmektir
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Prof.Dr. Ümit ÖZDAĞ
  3. Suriyeli Sığınmacıların Vatanlarına Dönmeleri İçin Yapılması Gerekenler
18 Ekim 2021 - 08:27
Güncelleme: 18 Ekim 2021 - 13:49

Suriyeli Sığınmacıların Vatanlarına Dönmeleri İçin Yapılması Gerekenler

18 Ekim 2021 - 08:27
Güncelleme: 18 Ekim 2021 - 13:49
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Suriyeli Sığınmacıların Vatanlarına Dönmeleri İçin Yapılması Gerekenler
Prof.Dr. Ümit ÖZDAĞ
[email protected]
KONUK YAZAR

2011 sonrasında ülkemize 6 milyon 200 bin sığınmacı gelmiştir. Bu sayı Türkiye nüfusunun % 8’ine eşittir.

Bu sayının 3.8 milyonu kayıtlı Suriye vatandaşlarından, 1.5 milyona yakını ise kayıtsız Suriyelilerden oluşmaktadır. 900 bin sığınmacı ise  Afgan, Iraklı, İranlı başta olmak üzere değişik ülkelerden gelmektedir. Söz konusu olan Türkiye’ye basit bir göç değil, Türkiye’nin demografik, kültürel ve sonuçta siyasal yapısını değiştirecek bir örtülü istila, bir kavimler göçüdür.

Bir kavimler göçünün bir coğrafyanın kaderini nasıl değiştirdiğini en iyi bilmesi gerekenlerin başında bir Türkler gelmekteyiz. 1071 sonrasında Anadolu’ya tekrar gelişimiz ile Anadolu  son kez Türkleşmiş, kaderi sonsuza değin değişmiştir. 1774’den sonra Türk olan coğrafyalardan Türklerin göçe zorlanması ile Kırım ve daha sonra bugün Yunanistan diye adlandırılan coğrafya, Bulgaristan gibi Türklerin çoğunlukta olduğu veya nüfusunun tamamını oluşturduğu coğrafyaların nasıl Türksüzleştirildiği ve bir başka etnik-milli kimlik kazandığını Türk milleti yaşamıştır. Keza çok yakın bir tarihte göçler ile Kerkük başta  olmak üzere birçok Türkmen coğrafyasının bu kimliğini büyük ölçüde yitirdiğini bugün yaşayan nesiller görmüştür.

Özetle, İngilizcesi “weapons of mass migration”, Türkçesi “kitlesel göç silahı” diye bir kavramın uluslararası ilişkiler literatüründe yoğun olarak kullanılmaya başlandığı bir dönemde Suriye ve Orta Doğu’nun değişik bölgelerinden gelen kavimler göçünü “İnsani yardım politikası” çerçevesinde görmek milli bir körlüğün çok ötesinde bir yanlıştır. Suriye’den kitlesel göç ile emperyalizm Orta Doğu’da Birinci Dünya Savaşı sonrasında oluşan haritayı yeniden çizmeye çalışmaktadır.

Orta Doğu’dan gerçekleşen bu kavimler göçüyle, Suriye’nin kuzeyi boşaltılarak Türkiye’ye nüfus aktarılmakta, Arap nüfusun boşalttığı alana ise bir PKK’istan kurulmaya çalışılmaktadır. Özetle, Suriyeli sığınmacılar meselesi  bir muhacir-ensar meselesi değil, Türk ve Suriye halklarına karşı kurulmuş bir emperyalist komplodur.

Suriyeli sığınmacılar onların düşünce ve iradelerinden bağımsız olarak Türkiye’de emperyalizmin müdahale edeceği bir gayri nizami harp zemini oluşturmaktadır. Diğer bir ifade ile Suriyeli sığınmacılar, Irak ve Suriye’de iç savaşlar ve müdahaleler ile Kürdistanlar ortaya çıkarıldıktan sonra Türkiye’den de bir Kürdistan için çıkarılması hedeflenen iç savaşın benzin bidonu olacaktır. Özetle, Suriyeli sığınmacılar vatanlarına geri dönmeleri hem Suriye hem Türkiye’ye karşı kurulmuş bir komplonun çöpe atılmasıdır. Bu bir tercih değil, Türkiye’nin ve  Suriye’nin yaşamsal çıkarları açısından bir  zorunluluktur.

Türk halkı bir çok konuda ne yazık ki, ayrışmıştır. Erdoğan’ın geren, ayrıştıran hatta düşmanlaştıran politikaları milli birliğimizi zayıflatmıştır. Buna rağmen Türk  halkı hangi partiye oy verirse versin bir konuda  hemfikirdir. Bu konu Suriyelilerin Suriye’de  vatanlarına dönmesidir. Değişik çalışmalar Suriyelilerin vatanlarına dönmelerini isteyen Türklerin oranının % 85 civarında olduğunu göstermektedir. Üstelik Suriyelilerin bir çoğu da anlatılan masalların aksine vatanlarına dönmeyi arzu  etmektedirler.

Suriye iç savaşı ile başlayan Suriye’den göç, Türkiye dışında Lübnan (944.613), Almanya (698.950), Ürdün (660.393), Irak (253,672), Mısır (132,281), İsveç (122.087) olmak üzere değişik ülkelere dağılmıştır. AB ülkelerine giden Suriyeli sığınmacı sayısı Türkiye’ye gelenlerden çok daha az olmasına rağmen Avrupa Birliği ülkelerinde sığınmacılar ciddi politik depremlere neden olmuşlardır. Çünkü Batı demokrasilerinde kamuoyu kontrolsüz göçlerin verebileceği zararlara karşı çok daha uyanık ve tepkili davranmıştır.

Suriyelilerin Vatanlarına Dönmesine Nasıl Yardımcı Oluruz?

Suriyeli sığınmacıların vatanlarına dönmelerini sağlamak için yapılabilecek, yapılması gereken çok şey vardır. Bunlardan bazılarını aşağıda sıralayalım. Ancak öncelikle aklımızdan çıkarmayalım. Her Türk vatandaşı bu konuda hem dedelerine hem de çocuklarına ve torunlarına karşı sorumludur.  Ülkemizin bir iç  savaşa sürüklenmemesi ve parçalanmaması için Aziz Atatürk’ün “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır.  O satıh bütün vatandır” anlayışı ile nerede olur isek olalım, hangi konumu temsil edersek edelim, ne iş yaparsak yapalım, elimizdeki bütün imkanlar ile Suriyelilere Türkiye’de vatandaşlık değil, Suriye’de vatanlarını geri vermenin mücadelesini yapmalıyız.  Bir çok insanımız haklı olarak “Ben ne yapabilirim?” sorusunu sormaktadır. Herkesin yapabileceği bir şey elbette vardır.    

  • Suriyeli sığınmacılar meselesi sürekli gündemde tutulmalıdır. Suriyeli sığınmacılar oy kaynağı olarak gördüğü için onlara vatandaşlık vermek isteyen AKP, sürekli baskı altında tutulmalıdır. Suriyeli sığınmacılar konusu AKP’nin aşil topuğudur. AKP yöneticileri, AKP seçmeninin de Suriyelilerin geri dönmesini istediklerini bilmektedir. Bundan dolayı AKP, Suriyeli sığınmacılar meselesinin tartışılmasını istememektedir. Oysa demokratik her toplumda toplumun geleceğini ilgilendiren bu çapta bir konu kapsamlı şekilde tartışılır.  Suriyeli sığınmacılara vatandaşlık verilmesinin yaratacağı sonuçların neler olacağını topluma anlatmanın yolu konuyu gündemde tutmaktır.  Bu arada AKP’ye oy veren, destek veren seçmenler de AKP yöneticilerine Suriyelilerin vatanlarına dönmeleri konusundaki taleplerini çok daha güçlü şekilde gündeme getirmelidirler.
  • AKP, Suriyeli sığınmacılar konusunun tartışılmasını engellemek için konuyu gündeme getirenleri Suriyeli düşmanı olmakla, ırkçılıkla suçlamaktadır. Oysa Suriyelilere ayrılmak zorunda kaldıkları vatanlarını geri vererek emperyalizmin kazdığı tuzağı bozmak isteyenler Suriyelilerin gerçek dostlarıdır.
  • AKP’nin açık kapı politikasını terk etmesi ve sınırlarımızda güvenliğin artırılması için kamuoyu oluşturulmalıdır.
  • Suriyeli sığınmacılar meselesinin gerçek niteliğinin büyük Kürdistan projesinin Suriye ayağının gerçekleştirilmesi olduğu, Türk halkına her vesile ile anlatılmalıdır. Esasen artık bu husus herkes tarafından kabul görmüştür. AKP’nin yarı-resmi yayın organı olan Yeni Şafak gazetesinde Hasan Öztürk de 21 Nisan ve 23 Nisan 2019’da yazdığı makalelerde bu gerçeği tespit etmiştir.
  • Türk halkına, şimdiye değin Suriyeli sığınmacılar için harcanan 40 milyar Dolar harcanmasaydı, Türkiye’nin sürüklendiği büyük ekonomik krize bu kadar erken ve derin sürüklenmeyeceği hatırlatılmalıdır.
  • Suriyelilere her an geçici olduklarını, misafir olduklarını hatırlatmalıyız. Allah kimsenin başına Suriyelilerin başına gelen türden bir felaket vermesin. Ancak bu felaketin çözümü, Türkiye’yi ve onları başka bir felakete sürükleyecek emperyalist bir projenin parçası yapmak değil, vatanlarına dönmelerini sağlayarak, emperyalizmin kurduğu projeyi tarihe gömmek olmalıdır.
  • Suriyeli sığınmacılar konusunda toplumsal/siyasal tepkiyi canlı tutmalıyız. Sığınmacıların Türkiye’de kalmasını sağlamaya yönelik psikolojik atmosferi sağlamak amacı ile Türk halkına yönelik gerçekleştirilen psikolojik operasyonların etkisini bilgi harekatı ile kırmalıyız.
  • Sığınmacılar/mülteciler üzerinden para kazanan akademisyenler ve sözde STO’ları Türk halkına teşhir etmeliyiz. Bu kişi ve kuruluşlar emperyalizmin yerli işbirlikçileri, Türk Milletinin düşmanlarıdır.
  • Suriyeli sığınmacıların vatanlarına dönmeleri için yapılacak çalışmalara sivil toplum örgütleri daha etkin katılmalıdır. STÖ’ler Suriyeli sığınmacılar konusunda çalıştaylar, konferanslar ve paneller düzenlemelidir.
  • Üniversiteler, Suriyeli sığınmacılar gibi Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı bu çok önemli konuya büyük ölçüde ilgisiz. Akademisyenlerin Suriyeli sığınmacılar konusunda bilimsel araştırmalar yapması teşvik edilmelidir. Sığınmacılar ve geri dönüşleri konusunda yüksek lisans ve doktora tezlerinin yazılması teşvik edilmelidir. Keza benzer göç deneyimi yaşamış ülkelerin deneyimleri konusunda akademik araştırmalar için fon oluşturulmalıdır. 
  • Suriyeli sığınmacılar konusunu geniş kitlelerin daha kolay anlamasını sağlamak için sanal alemi çok daha etkili ve sistemli şekilde değerlendirmeliyiz. Yapılması gereken kızgınlık, öfke ve nefret uyandırıcı çalışmalar değil, aksine bilgilendirici ve ikna edici çalışmalar olmalıdır. Suriyeli sığınmacılar ile ilgili  araştırma yapmak isteyenlerin kolay araştırma yapabileceği bilgi kaynakları oluşturulmalıdır. TED Talks, videolar, araştırma siteleri konuyu halka izah etmek açısından çok etkili olacaktır.        

Sonuç

Suriyeli sığınmacıların vatanlarına dönmeleri, Suriye’nin toprak bütünlüğünü muhafaza etmesi, aynı zamanda Türklerin vatanlarını kaybetmemeleri ve Türkiye’nin toprak bütünlüğünü koruması meselesidir. Bu meseleyi önemsemeyen bir tutum ve davranış biçiminin bedelini Türk Milleti olarak çok ağır ödemek zorunda kalırız. Türk Milleti, devletinin ve kendisinin güvenliğini AKP’nin politikalarına terk edemez. Her politika düzeltilebilir ancak 5 milyon Suriyelinin Türkiye’ye yerleşmesinin düzeltilmesi mümkün değildir.

  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Gelecek Bin Yıl da Buradayız - 15 Mayıs 2021
  • Ümit Özdağ, ABD'nin Ermeni Kararını Değerlendirdi: Stratejik Yanılgı Washington'da Hâkim Eğilim - 26 Nisan 2021
  • Hırsızlık Olaylarında Büyük Artış - 09 Mart 2021
  • Gelecek 1000 Yılda da Buradayız - 21 Ekim 2020
  • Çöken Küreselleşme ve Yükselen Ulus Devlet - 01 Mayıs 2020
  • Suriyeli Sığınmacıların Vatanlarına Dönmeleri İçin Yapılması Gerekenler - 10 Haziran 2019
  • Yeni yılda ekonomik kriz - 10 Ocak 2019
  • Yeni yılda ekonomik kriz - 10 Ocak 2019
    Köşe Yazarları
    DOĞRUYA GÖTÜREN KESTİRME YOL
    Mehmet kılınç
    DOĞRUYA GÖTÜREN KESTİRME YOL
    ŞEFAAT Mİ ŞİKAYET Mİ
    Yakup DAĞ
    ŞEFAAT Mİ ŞİKAYET Mİ
    Suriyeli Sığınmacıların Vatanlarına Dönmeleri İçin Yapılması Gerekenler
    Prof.Dr. Ümit ÖZDAĞ
    Suriyeli Sığınmacıların Vatanlarına Dönmeleri İçin Yapılması Gerekenler
    İktidar giderek neden sertleşiyor !
    Prof.Dr Özcan YENİÇERİ
    İktidar giderek neden sertleşiyor !
    İDLİBE HAREKÂT
    Dr. Sinan OĞAN
    İDLİBE HAREKÂT
    ŞEREFSİZLERE BAK ! ŞEREFTEN BAHSEDİYOR
    NAZİF ÇELİK
    ŞEREFSİZLERE BAK ! ŞEREFTEN BAHSEDİYOR
    BAYRAM İŞTE...
    Fahrettin ÇELİK
    BAYRAM İŞTE...
    Çok Okunan Haberler
    Adıyaman Milli Eğitim Müdürlüğü Mesleki ve Teknik Eğitim Birimi Çığır Açmaya Devam Ediyor
    Adıyaman Milli Eğitim Müdürlüğü Mesleki ve Teknik Eğitim Birimi...
    Roma dönemine ait 60 aile mezarlığı bulunan alanda kazı çalışmaları başladı - Videolu Haber
    Roma dönemine ait 60 aile mezarlığı bulunan alanda kazı çalışmaları...
    Başkan Kılınç, Üniversite gençliğiyle bir arada
    Başkan Kılınç, Üniversite gençliğiyle bir arada
    Ana Sayfa
    GÜNDEM
    EKONOMİ
    SAĞLIK
    TAZİYE İLANLARI
    SİYASET
    İSLAM VE YAŞAM
    ADIYAMAN
    SPOR
    MAGAZİN
    TEKNOLOJİ
    EĞİTİM
    ÖZEL HABER
    Foto Galeri
    Video Galeri
    Köşe Yazarları
    Vefatlar
    Yerel Haberler
    Üye Paneli
    Günün Haberleri
    Arşiv
    Gazete Arşivi
    Anketler
    Hava Durumu
    Gazete Manşetleri
    Nöbetci Eczaneler
    Namaz Vakitleri
    • EĞİTİM
    • Kahta
    • KÜLTÜR-SANAT
    • MEDYA
    • SİYASET
    • SPOR
    • TEKNOLOJİ
    • Foto Galeri
    • Video Galeri
    • Köşe Yazarları
    • Vefatlar
    • Üye Paneli
    • Yerel Haberler
    • Günün Haberleri
    • Arşiv
    • Gazete Arşivi
    • Anketler
    • Hava Durumu
    • Gazete Manşetleri
    • Nöbetci Eczaneler
    • Namaz Vakitleri
    Google Play
    ücretsiz indirin

    • Sitene Ekle
    • Künye
    • İletişim
    • Çerez Politikası
    • Gizlilik İlkeleri

    Sitemizdeki yazı , fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
    İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz
    Copyright © 2019 Tüm Hakları Saklıdır.

    Yazılım: Tumeva Bilişim