Arabuluculuğun uygulanırken yaşanacak problemlere dikkati çeken, Avukat Saya, bu problemin altından seferberlik ilan edilerek çözü bulunabileceğine vurguda bulunarak şunları dile getirdi; “Şimdi nihayetinde bakıyorsunuz yasal düzenlemeler artık maalesef kanunlar külliyat da kalmadı kararnameler külliyatında bakıyoruz. Mesela İLO (Uluslararası Çalışma Örgütü) normalde sunduğu raporlardan vesaire baktığımızda bizdeki arabuluculuk müessesesinin ben çok işçilere işlediğini düşünmüyorum. Arabuluculuğun birçok alana getirilmeye çalışıldığını görüyoruz ve bu tehlikenin boyutlarını da şu andan uyarmak istiyoruz. Yani maalesef feodal yapının getirdiği bir ülkenin demokrasinin de ki en büyük ölçüt bana göre kadın ve çocuk haklarından sizin karnenizdir. Bizde o feodal sistem ile birlikte birçok şey kırılmadığı için artı aile içi şiddetin önlenmesine ilişkin normalde 6284 sayılı kanunla getirdiğimiz yasal düzenlemenin çok içselleştirilmesi için veya sadece hizmet içi eğitimler ile değil yani topyekün bir seferberlik ilan edilmesi gerekiyor. Bunun kadının erkeğiyle yok aslında hak ihlali düzeyinde minimuma indirebilmek veya suç oranlarını minimuma indirebilmek noktasında hepimizin basını ile hukukçular ile elele vermemiz gerekiyor. Ama baktığınız zaman suç oranlarının arttığını ve suç tiplerinin değiştiğini görüyoruz. Bugün biz kadın noktasında çocuk noktasında hele hele aile mahkemelerinin yükü noktasında baktığınız zaman aile mahkemelerinde ben uzlaşma kurumunun çok tehlikeli boyutlara gideceğini düşünüyorum. Kadının sosyal hakları noktasında eğer siz kadının çalışma hayatına geri çıkartıyorsanız ve kadın işe en son giren ve ilk çıkartılan konumunda ise özetle biliyorsunuz. Yeni bir düzenleme bekleniliyor evlilik süresi ile paralel bir süre devam etmesi ama işsizliğin bu kadar hat safhada olduğu ekonominin bu kadar yakıcı boyutlara ulaştığı ülkemizde biz yasal düzenlemelerde kadın konusunda ileriye gitmiyoruz, geriye gidiyoruz. Bu samimiyetsizlik bize her alanda kaybettiriyor. Bazı suçlarda da ben arabuluculuğun bize zarar vereceğini düşünüyorum.”-Arabuluculuk Merkezi Tamamen İşveren Lehine İşleyen Bir MüesseseSaya, arabuluculuğun işçiden çok işveren lehine işleyen bir müessese olduğuna değinerek, “Nihayetinde baktığınız zaman uzlaşmaya tabi olan veyahut olmayan suçlar noktasında ben bugünkü işleyiş sürecinde işçi hakları noktasında bugün DİSK açıklamasını yapıyor. Arabuluculuk merkezi tamamen işveren lehine işleyen bir müessese ve siz o aşamada da işi yalnız bırakıyorsunuz. Yani hukuki korumadan mahrum bırakıyorsunuz getirilecek ise dahi evet yargıya gitmeden uzlaşma kültürünün bu toplumda oturması yerleşmesi noktasında güçler dengesinin çok iyi ayarlanması gerekiyor. Ben gerek iş davaları olsun gerek diğer alanlarda arabuluculuk müessesesinin çok ince elenip sık dokunularak, hangi alanlara getirileceği veyahut da yardımlaştıralacağı hususunda geçmiş deneyimlerimizin göz önünde bulundurularak sadece ben yaptım oldu bitti şeklinde değil, bunun gerek hukuk fakültelerimizin gerek barolar birliğimizin bu konuda görüş ve önerileri alması gerektiğini düşünüyorum. Sadece bir yasal düzenleme ya da bir KHK ile kalkıp temel alanlara ilişkin düzenlenmemesi gerektiğini düşünüyorum.” dedi.Kaynak : PHA
Haberin Videosu :
Haberin Videosu :