İYİ Parti Kâhta İlçe Başkanı Ramazan Erdem, hububat ekim sezonun yaklaştığı şu günlerde, peş peşe gelen mazot zammı başta olmak üzere tarımsal girdi maliyetlerindeki yükselişe dikkat çekerek, devletin üreticiye verdiği mazot ve gübre desteğinin enflasyon karşısında eridiğini söyledi.
Akaryakıta üst üste gelen zamlar yalnızca araç sahiplerini değil, tarımsal üretimi de tehdit eder seviyelere ulaştığını söyleyen Erdem,”2021 yılı Ekim ayı hububat ekim sezonunda 7,5 lira olan mazotun litresi 2022 yılı hasat döneminde 30 TL civarına yükseldi. Şimdi de mazotun 28 TL’ye kadar çıkması demek, tarlanın daha az işlenmesi demek. Minimum mazot miktarıyla tarla işlenmeye çalışılacak. Bu da verimi ve rekolteyi düşürecek” dedi.
"Bu fiyatlarla çiftçimizin sağlıklı bir ekim yapması mümkün değil"
Devletin üreticiye verdiği mazot ve gübre desteğini revize edilip biran önce ödeme yapmasını isteyen Başkan Erdem, açıklamasında şunları kaydetti:
"Güneydoğu Anadolu’da hububat ekim sezonu başlamak üzere. Geçmiş yıllarda sezon başlamadan önce çarşı pazarda bir hareketlilik olurdu. Retçiler gübre, mazot ve tohum ihtiyaçlarını karşılamak için bayilere ve petrol istasyonlarına giderlerdi. Hububat ekim sezonu başlamak üzere ancak böyle bir hareketlilik görmüyoruz. Bunun en büyük nedeni, girdi fiyatlarındaki önlenemez yükselişler. Geçen yıl ekim ayında 7-8 TL bandında olan motorin bugün yapılacak yeni zamla birlikte 28 TL olacak. Yine torbası 200 TL olan taban gübresi 630-650 TL aralığında. Sertifikalı buğday tohumu geçen yıl 4 TL iken bugün 13 TL’ye satılıyor. Bu fiyatlarla çiftçimizin sağlıklı bir ekim yapması mümkün değildir. Özellikle yeterli gübre atılmadığından ciddi oranda verim kaybı olacaktır. Devletimizin üreticiye verdiği mazot ve gübre desteği de enflasyon karşısında erimiştir. Bu desteklerin revize edilip biran önce ödenmesi gerekir. Pandemi sürecinde gıda ürünlerinin özellikle de buğdayın ne kadar kıymetli olduğunu daha iyi anlamış oldu. Ayrıyeten yaşanan Rusya-Ukrayna savaşından dolayı buğday ithal etmeninde zorlaştığını gördük. Savaş ortamlarında buğday yüklü gemilerin Limanlara yanaşması zorlaştı. Bu gibi sıkıntılarla karşı karşıya kalmamak için hükümetin gerekli adımları biran önce atması gerekmektedir." Kaynak: PHA
Akaryakıta üst üste gelen zamlar yalnızca araç sahiplerini değil, tarımsal üretimi de tehdit eder seviyelere ulaştığını söyleyen Erdem,”2021 yılı Ekim ayı hububat ekim sezonunda 7,5 lira olan mazotun litresi 2022 yılı hasat döneminde 30 TL civarına yükseldi. Şimdi de mazotun 28 TL’ye kadar çıkması demek, tarlanın daha az işlenmesi demek. Minimum mazot miktarıyla tarla işlenmeye çalışılacak. Bu da verimi ve rekolteyi düşürecek” dedi.
"Bu fiyatlarla çiftçimizin sağlıklı bir ekim yapması mümkün değil"
Devletin üreticiye verdiği mazot ve gübre desteğini revize edilip biran önce ödeme yapmasını isteyen Başkan Erdem, açıklamasında şunları kaydetti:
"Güneydoğu Anadolu’da hububat ekim sezonu başlamak üzere. Geçmiş yıllarda sezon başlamadan önce çarşı pazarda bir hareketlilik olurdu. Retçiler gübre, mazot ve tohum ihtiyaçlarını karşılamak için bayilere ve petrol istasyonlarına giderlerdi. Hububat ekim sezonu başlamak üzere ancak böyle bir hareketlilik görmüyoruz. Bunun en büyük nedeni, girdi fiyatlarındaki önlenemez yükselişler. Geçen yıl ekim ayında 7-8 TL bandında olan motorin bugün yapılacak yeni zamla birlikte 28 TL olacak. Yine torbası 200 TL olan taban gübresi 630-650 TL aralığında. Sertifikalı buğday tohumu geçen yıl 4 TL iken bugün 13 TL’ye satılıyor. Bu fiyatlarla çiftçimizin sağlıklı bir ekim yapması mümkün değildir. Özellikle yeterli gübre atılmadığından ciddi oranda verim kaybı olacaktır. Devletimizin üreticiye verdiği mazot ve gübre desteği de enflasyon karşısında erimiştir. Bu desteklerin revize edilip biran önce ödenmesi gerekir. Pandemi sürecinde gıda ürünlerinin özellikle de buğdayın ne kadar kıymetli olduğunu daha iyi anlamış oldu. Ayrıyeten yaşanan Rusya-Ukrayna savaşından dolayı buğday ithal etmeninde zorlaştığını gördük. Savaş ortamlarında buğday yüklü gemilerin Limanlara yanaşması zorlaştı. Bu gibi sıkıntılarla karşı karşıya kalmamak için hükümetin gerekli adımları biran önce atması gerekmektedir." Kaynak: PHA
