MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ezber bozan çıkışına dair bir yorum/ analiz…Bahçeli bugünkü ezber bozan çıkışıyla bir çok konuyu deşifre etti.
Sözde muhatap Öcalan’dır diyen ama gerçekte Öcalan’ı dikkate almayanları, Öcalan’a alternatif kişiler üretenleri, aslında Öcalan ne derse desin asla önemsemeyecek olanları ve özellikle Öcalan’ı ve Kürt’leri istismar ederek Türkiye aleyhine kullanan emperyalizmin maşası dış odakları ve bilumum Öcalan’ı sadece ismen kullanıp kendilerine alan açmaya çalışanları ortaya döktü. Elbette siyaseten riskleri olan bir çıkış. Ancak Türkiye’nin iç ve dış terörden kurtulması için geçmişte olduğu gibi bugün de Devlet farklı yaklaşımlar geliştirebilir. Sayın Bahçeli’de bu çerçevede bir değerlendirme yapmıştır. Ancak Milli Devlet perspektifinden asla ayrılmamıştır.Konuşmasının tamamında genel perspektife aykırı hiç bir ifade yoktur, hatta vurgu vardır. Çözüm süreci olmaz, demiştir. Müzakere, mütareke olmaz, demiştir. Terörle mücadele tavizsiz devam edecek ve terör sıfırlanacak demiştir.
Bir çok konuda son derece net ve kararlı bir tutum ortaya koymuştur.Sayın Bahçeli’nin hükümette olduğu bir dönemde idam cezası kaldırılmıştı ve Öcalan bundan yararlanmıştı. Şimdi de Sayın Bahçeli “umut hakkını” gündeme getirdi. Ama bunu terörün bitmesi, terör örgütünün lağvedilmesi, teröristlerin Devlete teslim olması şartına bağladı. İşin başka bir boyutu yoktur.Süreçten olumlu yada olumsuz bir sonuç çıkacaktır. Sonuç olumsuz olursa Devlet, TBMM’de terör vesayetini bitirmek için her türlü hukuki tedbiri alır. Terörü içerde ve dışarıda sıfırlamak için yürüttüğü mücadeleyi güçlendirerek devam ettirir.Sayın Bahçeli’nin yaklaşımını “bir şeyin olmayacağını tersinden göstermek” veya “somut bir öneri değil sembolizm” olarak değerlendirenler de olabilir.Sayın Bahçeli’nin yaklaşımı; terörü son noktasına kadar yok edecek mücadeleyi aynen sürdürmek ama Türkiye’nin bütünlüğünü, birliğini ve demokrasisini güçlendirecek demokratik siyaseti en kapsamlı hale getirecek şekilde diyalog ve işbirliğini hayata geçirmek ve bu yolu da terörle mücadelede etkili olarak kullanmak, şeklinde anlaşılabilir. Bu da mümkündür.Sonuç olarak; Cumhur ittifakı terörü, siyasi ve toplumsal uzantılarıyla bitirmek için her türlü meşru yol ve yöntemi kullanmakta kararlı olduğunu ortaya koymaktadır.
Sözde muhatap Öcalan’dır diyen ama gerçekte Öcalan’ı dikkate almayanları, Öcalan’a alternatif kişiler üretenleri, aslında Öcalan ne derse desin asla önemsemeyecek olanları ve özellikle Öcalan’ı ve Kürt’leri istismar ederek Türkiye aleyhine kullanan emperyalizmin maşası dış odakları ve bilumum Öcalan’ı sadece ismen kullanıp kendilerine alan açmaya çalışanları ortaya döktü. Elbette siyaseten riskleri olan bir çıkış. Ancak Türkiye’nin iç ve dış terörden kurtulması için geçmişte olduğu gibi bugün de Devlet farklı yaklaşımlar geliştirebilir. Sayın Bahçeli’de bu çerçevede bir değerlendirme yapmıştır. Ancak Milli Devlet perspektifinden asla ayrılmamıştır.Konuşmasının tamamında genel perspektife aykırı hiç bir ifade yoktur, hatta vurgu vardır. Çözüm süreci olmaz, demiştir. Müzakere, mütareke olmaz, demiştir. Terörle mücadele tavizsiz devam edecek ve terör sıfırlanacak demiştir.
Bir çok konuda son derece net ve kararlı bir tutum ortaya koymuştur.Sayın Bahçeli’nin hükümette olduğu bir dönemde idam cezası kaldırılmıştı ve Öcalan bundan yararlanmıştı. Şimdi de Sayın Bahçeli “umut hakkını” gündeme getirdi. Ama bunu terörün bitmesi, terör örgütünün lağvedilmesi, teröristlerin Devlete teslim olması şartına bağladı. İşin başka bir boyutu yoktur.Süreçten olumlu yada olumsuz bir sonuç çıkacaktır. Sonuç olumsuz olursa Devlet, TBMM’de terör vesayetini bitirmek için her türlü hukuki tedbiri alır. Terörü içerde ve dışarıda sıfırlamak için yürüttüğü mücadeleyi güçlendirerek devam ettirir.Sayın Bahçeli’nin yaklaşımını “bir şeyin olmayacağını tersinden göstermek” veya “somut bir öneri değil sembolizm” olarak değerlendirenler de olabilir.Sayın Bahçeli’nin yaklaşımı; terörü son noktasına kadar yok edecek mücadeleyi aynen sürdürmek ama Türkiye’nin bütünlüğünü, birliğini ve demokrasisini güçlendirecek demokratik siyaseti en kapsamlı hale getirecek şekilde diyalog ve işbirliğini hayata geçirmek ve bu yolu da terörle mücadelede etkili olarak kullanmak, şeklinde anlaşılabilir. Bu da mümkündür.Sonuç olarak; Cumhur ittifakı terörü, siyasi ve toplumsal uzantılarıyla bitirmek için her türlü meşru yol ve yöntemi kullanmakta kararlı olduğunu ortaya koymaktadır.