DEM Parti'li Koçyiğit: 'AKP'nin araçsallaştırdığı yargıya karşı gerçek hukuk düzenini sağlayacağız'

Koçyiğit, ayrıca deprem sürecindeki ihmalleri, Kürt sorununun çözümüne dair yürütülen tartışmaları, basına yönelik baskıları ve RTÜK’ün taraflı tutumunu eleştirerek mevcut yargı sistemine sert eleştirilerde bulundu.

“Deprem Felaketini ve Sorumluları Unutmadık”

Koçyiğit, 6 Şubat depreminin ikinci yıl dönümüne ilişkin yaptığı açıklamada, iktidarın depreme müdahaledeki başarısızlığını unutmadıklarını belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Parayla bölgeye yıkım vinci gönderenleri, kan ve çadır satan Kızılay’ı unutmadık. Ülkenin ve dünyanın dört bir yanından gelen yardımları depolara kilitleyip seçim zamanı seçmenlere dağıtan bu iktidarı unutmadık. 'Kimse var mı?' diye enkazın altından bağıran, şarjının son dakikasında yerini bildirmek için mesaj atmaya çalışan insanların, bant daralması nedeniyle seslerinin kısıldığını, enkaza bir kez de hükümet eliyle gömüldüğünü unutmadık, unutmayacağız.”

Koçyiğit, yaşanan felaketin sorumlularının hukuk önünde hesap vermesi gerektiğini belirterek, "Bunların hepsi hafızalarımızda ve gün gelecek, bunu yapanlardan hukuk önünde hesap soracağız" dedi.

"Kürt Sorununun Çözümü İçin Demokratik Adımlar Atılmalı"

DEM Parti Grup Başkanvekili, Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözülmesi gerektiğini ve barışın Türkiye’nin demokratikleşmesi için temel şart olduğunu söyledi.

“Gündemimizde Kürt sorununun çözümü ve barış da var. Bu meseleyi konuşmak üzere 42 merkezde halkımızla bir araya geldik. Halkımızın barışa olan özleminin çok diri olduğunu gördük. İnsanlar barışı istiyor. Barış olmadan demokrasi olmaz. Kürt sorununun demokratik çözümü, Türkiye’deki tüm halklar için daha adil bir yönetimin önünü açacaktır.”

Koçyiğit, partilerinin düzenlediği "Ekmek, Adalet ve Barış" kampanyasına değinerek, savaş politikalarının toplumda ekonomik yıkıma neden olduğunu ve halkın artık barış talep ettiğini dile getirdi.

“Geçim sıkıntısı derinleşiyor. İnsanlar sofralarındaki ekmeğin savaş nedeniyle çalındığını çok iyi biliyor. Bir an önce bu savaş politikalarının sona ermesi ve toplumsal refahı sağlayacak bir iklimin yaratılması gerekiyor.”

"Basın Özgürlüğü ve RTÜK’ün Baskıcı Uygulamaları"

Koçyiğit, basına yönelik baskıların arttığını, gazetecilerin keyfi gözaltılarla susturulmaya çalışıldığını ve RTÜK’ün hükümeti eleştiren medya kuruluşlarına yönelik sistematik bir sansür mekanizması haline geldiğini öne sürdü.

“BirGün gazetesinde çalışan gazeteci arkadaşlarımız gözaltına alındı. Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toptaş cezaevinde. Özgür basında çalışan gazetecilere yönelik baskılar artarak devam ediyor. Mardin’de polis tarafından hedef gösterilen Öznur Değer darp edilerek gözaltına alındı ve cezaevinde çıplak aramaya maruz kaldı.”

Koçyiğit, RTÜK’ün iktidarın sansür mekanizması gibi çalıştığını ve basın özgürlüğüne darbe vurduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

“RTÜK bu ülkenin ayıbıdır. RTÜK Başkanı şimdi de editoryal meselelere el atmış, haber içeriklerini belirlemek istiyor. Eğer elinden gelse, haber toplantılarına katılıp hangi haberin yapılacağına karar verecek. RTÜK’ün varlığı, Türkiye’nin demokrasisine, basın özgürlüğüne ve halkın haber alma hakkına yönelik bir tehdittir.”

"İktidar Yandaş Savcılar Yetiştirmek İçin Adalet Akademisi’ni Kullanıyor"

Koçyiğit, Meclis gündeminde yer alan Adalet Akademisi Kanun Teklifi’ni de eleştirerek, iktidarın yargıyı tamamen kontrol altına almak ve kendisine sadık savcılar yetiştirmek için akademiyi bir araç haline getirdiğini öne sürdü.

“Türkiye’de adalet yok ama Adalet Akademisi üzerinden bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Siz yeni Akın Gürlekler yaratmak istiyorsunuz, tıpkı geçmişte Zekeriya Öz’lere destek verdiğiniz gibi. Yargıyı tamamen kontrol altına alıp muhalifleri susturmak istiyorsunuz.”

"Gerçek Adalet İçin Mücadelemiz Sürecek"

Koçyiğit, AKP iktidarının yargıyı araçsallaştırarak adalet sistemini çökerttiğini ve DEM Parti olarak gerçek bir hukuk düzeninin sağlanması için mücadele edeceklerini belirtti.

“Tam bir istibdat rejimini hukuk eliyle kalıcılaştırmak için adım atıyorsunuz. Ancak biz buna teslim olmayacağız. Gerçek bir adaletin ve hukuk sisteminin kurulması için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da mücadele edeceğiz. AKP’nin araçsallaştırdığı yargı ve hukuk sistemine karşı, gerçek hukuksal düzeni ve bağımsız yargıyı sağlamaya çalışacağız.”

Kaynak : PHA