Aydın, bu durumun özellikle deprem bölgelerinde, ekonomik sıkıntılar ve toplumsal gerginliklerle birlikte ciddi bir halk sağlığı sorununa dönüştüğünü vurguladı.
Aydın, açıklamasında TÜİK’in 14 Haziran 2024 tarihinde yayımladığı verilere dayanarak, 2022 yılına kıyasla 2023 yılında intihar vakalarının belirgin bir şekilde arttığını ifade etti. 2024 yılına dair net verilerin henüz açıklanmadığını belirten Aydın, basın ve sosyal medyada sıklıkla karşılaşılan intihar vakalarının, bu artışı doğrular nitelikte olduğunu söyledi. Adıyaman’ın, intihar vakaları açısından birinci sırada yer alması, Aydın’a göre, deprem bölgelerinde yaşanan travmaların bu durumu tetiklediğini açıkça ortaya koyuyor.
"Depremin Etkileri İntiharları Tetikliyor"
6 Şubat depreminden sonra, Adıyaman, Hatay ve Kahramanmaraş gibi illerin intihar vakalarında başı çektiğini belirten Aydın, bu durumun deprem sonrası yaşanan travmalardan kaynaklandığını söyledi. Deprem bölgesinde birçok insanın hayatını kaybettiğini, geride kalanların ise büyük bir çaresizlik ve umutsuzluk içinde olduğunu dile getirdi. Aydın, "Deprem sırasında ve sonrasında yaşanan acılar, birçok insanın ruh sağlığını derinden etkiledi. Enkaz altında saatlerce beklemek, yakınlarını kaybetmek, uzuv kayıpları ve sonrasında yaşanan yoksulluk, insanların psikolojik olarak yıpranmasına neden oldu" dedi.
Deprem sonrası çadır ve konteyner kentlerde yaşamaya mahkûm olan insanların, bu zor koşullarda hayatta kalmaya çalıştıklarını belirten Aydın, 21 metrekarelik bir alanda yaşamanın, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimin kısıtlı olmasının, insanların yaşam kalitesini düşürdüğünü ve intiharları tetiklediğini vurguladı.
"Ekonomik Kriz ve Toplumsal Gerginlikler İntiharları Artırıyor"
Aydın, intihar vakalarının sadece bireysel sorunlar sonucu ortaya çıkmadığını, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sorunların, toplumdaki gerginliklerin ve belirsizliklerin de bu duruma zemin hazırladığını belirtti. Ekonomik kriz, işsizlik, umutsuzluk, dayanışma eksikliği ve sosyal hizmet desteklerinin yetersizliği gibi sorunların, özellikle deprem bölgelerinde intihar vakalarının artmasına yol açtığını ifade etti.
Aydın, "Ekonomik sorunlar, sosyal çatışmalar, hukuksuzluk ve adaletsizlik, insanların yaşamını daha da zorlaştırıyor. Bu sorunlar çözülmeden, intihar vakalarını önlemek mümkün değil. Devletin ve yerel yönetimlerin bu konuda acil önlemler alması gerekiyor" diye konuştu.
"Koruyucu Önlemler ve Kamu Hizmetlerinin Önemi"
İntihar vakalarının önlenmesi için koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Aydın, devletin ve yerel yönetimlerin bu konuda birinci derece sorumlu olduğunu belirtti. Aydın, "Sosyal devletin görevi, halkın içinde bulunduğu sorunları çözmek ve bu yönde gerekli hizmetleri sunmaktır. Belediyeler de halkla iç içe olan, onlara en yakın olan kurumlar olarak, bu sorunların çözümünde önemli bir rol oynamalıdır" dedi.
Adıyaman’da deprem sonrasında madde bağımlılığı, akran zorbalığı, siber zorbalık, aile içi şiddet, kadına yönelik şiddet, ihmal ve istismar gibi sorunların da arttığını belirten Aydın, bu sorunların da intihar vakalarını tetiklediğini söyledi. Aydın, belediyelerin bu sorunlara karşı etkili önlemler alması gerektiğini ifade etti.
"Basına ve Medyaya Önemli Sorumluluklar Düşüyor"
İntihar vakalarının basında ve sosyal medyada ele alınış biçiminin de önemli olduğunu belirten Aydın, intiharı özendirebilecek, travmatik görüntüler içeren paylaşımların yapılmaması gerektiğini söyledi. Aydın, basının bu konuda hassas davranması gerektiğini vurgulayarak, "Basın mensuplarının intihar vakalarını haberleştirirken dikkatli olmaları gerekiyor. Olayı doğru şekilde aktarırken, intiharı teşvik edecek unsurlardan kaçınmak önemlidir" dedi.
"Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası'ndan Destek"
Aydın, son olarak Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası olarak, depremde ve diğer kriz dönemlerinde olduğu gibi intihar vakalarının artması karşısında da halkın yanında olacaklarını belirtti. Koruyucu ve önleyici sağlık hizmetleri konusunda çalışmalarını sürdüreceklerini ifade eden Aydın, "Toplumu derinden etkileyen bu sorun karşısında, halkımızın yanında olmaya devam edeceğiz" dedi.Kaynak : PHA
Aydın, açıklamasında TÜİK’in 14 Haziran 2024 tarihinde yayımladığı verilere dayanarak, 2022 yılına kıyasla 2023 yılında intihar vakalarının belirgin bir şekilde arttığını ifade etti. 2024 yılına dair net verilerin henüz açıklanmadığını belirten Aydın, basın ve sosyal medyada sıklıkla karşılaşılan intihar vakalarının, bu artışı doğrular nitelikte olduğunu söyledi. Adıyaman’ın, intihar vakaları açısından birinci sırada yer alması, Aydın’a göre, deprem bölgelerinde yaşanan travmaların bu durumu tetiklediğini açıkça ortaya koyuyor.
"Depremin Etkileri İntiharları Tetikliyor"
6 Şubat depreminden sonra, Adıyaman, Hatay ve Kahramanmaraş gibi illerin intihar vakalarında başı çektiğini belirten Aydın, bu durumun deprem sonrası yaşanan travmalardan kaynaklandığını söyledi. Deprem bölgesinde birçok insanın hayatını kaybettiğini, geride kalanların ise büyük bir çaresizlik ve umutsuzluk içinde olduğunu dile getirdi. Aydın, "Deprem sırasında ve sonrasında yaşanan acılar, birçok insanın ruh sağlığını derinden etkiledi. Enkaz altında saatlerce beklemek, yakınlarını kaybetmek, uzuv kayıpları ve sonrasında yaşanan yoksulluk, insanların psikolojik olarak yıpranmasına neden oldu" dedi.
Deprem sonrası çadır ve konteyner kentlerde yaşamaya mahkûm olan insanların, bu zor koşullarda hayatta kalmaya çalıştıklarını belirten Aydın, 21 metrekarelik bir alanda yaşamanın, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimin kısıtlı olmasının, insanların yaşam kalitesini düşürdüğünü ve intiharları tetiklediğini vurguladı.
"Ekonomik Kriz ve Toplumsal Gerginlikler İntiharları Artırıyor"
Aydın, intihar vakalarının sadece bireysel sorunlar sonucu ortaya çıkmadığını, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sorunların, toplumdaki gerginliklerin ve belirsizliklerin de bu duruma zemin hazırladığını belirtti. Ekonomik kriz, işsizlik, umutsuzluk, dayanışma eksikliği ve sosyal hizmet desteklerinin yetersizliği gibi sorunların, özellikle deprem bölgelerinde intihar vakalarının artmasına yol açtığını ifade etti.
Aydın, "Ekonomik sorunlar, sosyal çatışmalar, hukuksuzluk ve adaletsizlik, insanların yaşamını daha da zorlaştırıyor. Bu sorunlar çözülmeden, intihar vakalarını önlemek mümkün değil. Devletin ve yerel yönetimlerin bu konuda acil önlemler alması gerekiyor" diye konuştu.
"Koruyucu Önlemler ve Kamu Hizmetlerinin Önemi"
İntihar vakalarının önlenmesi için koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Aydın, devletin ve yerel yönetimlerin bu konuda birinci derece sorumlu olduğunu belirtti. Aydın, "Sosyal devletin görevi, halkın içinde bulunduğu sorunları çözmek ve bu yönde gerekli hizmetleri sunmaktır. Belediyeler de halkla iç içe olan, onlara en yakın olan kurumlar olarak, bu sorunların çözümünde önemli bir rol oynamalıdır" dedi.
Adıyaman’da deprem sonrasında madde bağımlılığı, akran zorbalığı, siber zorbalık, aile içi şiddet, kadına yönelik şiddet, ihmal ve istismar gibi sorunların da arttığını belirten Aydın, bu sorunların da intihar vakalarını tetiklediğini söyledi. Aydın, belediyelerin bu sorunlara karşı etkili önlemler alması gerektiğini ifade etti.
"Basına ve Medyaya Önemli Sorumluluklar Düşüyor"
İntihar vakalarının basında ve sosyal medyada ele alınış biçiminin de önemli olduğunu belirten Aydın, intiharı özendirebilecek, travmatik görüntüler içeren paylaşımların yapılmaması gerektiğini söyledi. Aydın, basının bu konuda hassas davranması gerektiğini vurgulayarak, "Basın mensuplarının intihar vakalarını haberleştirirken dikkatli olmaları gerekiyor. Olayı doğru şekilde aktarırken, intiharı teşvik edecek unsurlardan kaçınmak önemlidir" dedi.
"Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası'ndan Destek"
Aydın, son olarak Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası olarak, depremde ve diğer kriz dönemlerinde olduğu gibi intihar vakalarının artması karşısında da halkın yanında olacaklarını belirtti. Koruyucu ve önleyici sağlık hizmetleri konusunda çalışmalarını sürdüreceklerini ifade eden Aydın, "Toplumu derinden etkileyen bu sorun karşısında, halkımızın yanında olmaya devam edeceğiz" dedi.Kaynak : PHA
